LAFIN GELDİĞİ YER

"Olacak bir kişinin bahtı açık, talihi yar

Kehlesi (biti) dahi mahallinde onun işe yarar..."

Çok sık okuduğum ya da okuduğumuz söylenemez fakat bu ay okuduğum iki kitap var. İkisi de Osmanlı dönemi romanları. Tarihi roman olduğu için kıymetli değerlerimiz gözüme çok çarptı. Özellikle anlamlı anonim beyitler ve hikayeleri çok hoşuma gitti. İşte bunlardan "Sultanın Rüyası" adlı kitapta geçen beyit ve hikayesi:

"Niyazi Mısrî bir keresinde Kanuni Sultan Süleyman Hanımızın biricik kızları Mihrimah Sultan'ın Rüstem Paşa ile izdivacını mesel etmişti. Hürrem Sultan'ın tercihiyle damat adayı olarak iltifat edilen talihli Paşa'nın hasımları boş durmamış ve Paşa'nın Diyarbakır vilayetinde sık rastlandığı üzere cüzamlı olduğu havadisini ortaya atmışlardı. Bunun üzerine saray tarafından bir tabip görevlendirilerek Diyarbakır'a gönderilmişti.

Birkaç hafta geçmeden hekim, Rüstem Paşa'nın giysilerinde bulduğu bir bitle geri dönmüştü İstanbul'a. Bitin bulunması demek Paşa'nın cüzamlı olmadığına ispattı. Nitekim bit cüzamlının bedeninde yaşamazdı.

O günden sonra kahvehanelerden meyhanelere, asker ocaklarından meşk meclislerine, hangi şairin söylediği belli olmayan bir beyit dillendirilir olmuştu:

"Olacak bir kişinin bahtı açık, talihi yar
Kehlesi (biti) dahi mahallinde onun işe yarar..."

Mısrî'ye göre bu beyit kaderin ve kısmetin izahında pek yerinde edilmiş bir sözdü. Öyle ya, eğer bir kişinin bahtı açık, talihi yaver giderse adamın biti bile yeri gelir işine yarardı. Her hâl hikmet, nasip, alın yazısı dairesinde tecelli ediyordu."

Bu hikaye kitabın sadece değerli bir kısmı. Kitabın bütününde ise büyük bir aşka tanık olacak, 7 kollu fişeğiyle İstanbul'u yukarıdan izleyecek kadar yükselen Lagari Hasan Çelebi'ye hayret edecek, ünlü seyyah Evliya Çelebi'yi yakından tanıyacaksınız. Keyifle okuyacağınızı umuyorum. Saygılar, sevgiler.